LİMONFORUM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Giriş yap

Şifremi unuttum

En son konular
» olagan ustu bir resim
Çanakkale Üstüne Icon_minitimeSalı 17 Ocak 2017, 22:04 tarafından yildo

» Papanın Maksadı
Çanakkale Üstüne Icon_minitimePerş. 04 Ara. 2014, 14:29 tarafından MUHTESEM

» 26 Eylül Dil Bayramı Kutlu Olsun
Çanakkale Üstüne Icon_minitimeCuma 26 Eyl. 2014, 11:58 tarafından MUHTESEM

» İşte İhsanoğlu'nun Seçim Logosu
Çanakkale Üstüne Icon_minitimePerş. 10 Tem. 2014, 10:06 tarafından MUHTESEM

» Jandarma Teşkilatının Kuruluş Yıldönümü
Çanakkale Üstüne Icon_minitimeC.tesi 14 Haz. 2014, 12:00 tarafından MUHTESEM

» 54 kentte kış lastiği takmayana ceza kesilecek
Çanakkale Üstüne Icon_minitimeSalı 17 Ara. 2013, 14:05 tarafından MUHTESEM

» Diyarbakır'da Türkçe Tabelalar Kaldırılıyor
Çanakkale Üstüne Icon_minitimePerş. 14 Kas. 2013, 13:07 tarafından MUHTESEM

» Subay ve Astsubaylar arasında istifalar arttı
Çanakkale Üstüne Icon_minitimeSalı 05 Kas. 2013, 17:16 tarafından MUHTESEM

» Bôyle Baba olmaz Olsunn
Çanakkale Üstüne Icon_minitimeÇarş. 09 Ekim 2013, 19:05 tarafından ValiBey


Çanakkale Üstüne

2 posters

Aşağa gitmek

Çanakkale Üstüne Empty Çanakkale Üstüne

Mesaj tarafından MUHTESEM Çarş. 30 Mart 2011, 10:34

Çanakkale Üstüne



[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

Söğüt’ten başlayıp Avrupa, Asya, Afrika Kıta’larına yayılan, 622 yıl hayat süren, bir beylikten İmparatorluğa ulaşmış Osmanoğulları…
Savaşlarla, at sırtında geçmiş yüzlerce yıl…
Yönetimsel olarak kimsenin dini inancı, dili sorgulanmamış, değiştirilmemiş, öylece kalmış ondan geriye kalanlar…
Fakat devrin diğer güçlü aktörleri öyle mi yapmış? Dinlerine, dillerine ikilik sokmuş, gittikleri yerlerin birliklerini bozmuş İngilizi, Fransızı, İtalyanı…
İlme gereken önemi vermemesi, bir pas misali eritmiş Osmanlıyı…
Batı’dan sağlamaya çalışmış eksik ilmi yönlerini… İşte buradan da girmiş Batı’lı Osmanlının beynine…
O girişle şekillenmeye başlayan Osmanlı üst düzey yöneticileri olacak çocukları, hayran olmaya başlamış Batı’lıya… Küçük görmüş özbeöz kendinden olanları…
O kadar hayran kalmış ki kişi, işi “pis Türkler, bu soyu değiştirmeye” bile varmış düşünceler…
İkiyiz elli yılda Avrupa’dan, ondan daha kısa sürede Afrika’dan etkilerin silinmesi bundan olmuş…
l.Dünya Savaşı’na giden yolda Osmanlı…

Dünya, bir savaş öncesindedir…
Almanlarla yapılan “gizli anlaşmalar neticesinde, Liman Von Sandres başkanlığında yetmiş bir subay ve generalden oluşmuş Alman heyeti, Osmanlı ordusuna çekidüzen vermek üzere İstanbul’a gelir.” (a.g.e.sa.358) Gizli anlaşmadan haberdar olan İngiliz, Fransız ve Ruslar Osmanlıya bir nota verir… Bu nota üzerine denge politikası izlemek adına, Osmanlı, Donanmanın İngilizlere, Jandarmanın Fransız yönetimine terk etmek durumunda kalır…(a.g.e.sa.395)
Osmanlının doğusuna, üstelik de bir “notadan kaynaklı” olarak Osmanlının isteği üzerine donanma ve jandarmanın içine giren İngiliz ve Fransızlar, Doğu Anadolu’da teşkilatlanmaya giderek, Ruslarla bir hareket edecek, Osmanlıyı arkadan vuracak, Türk halkını kor tandırlarda, samanlıklarda yakacak, halkı perişan edecek olan kimi Ermeni ve Rumlardan bir kuvvet meydana getirirler…
Anadolu’da bunu yapan İngilizler, Arap yarım adasında da, Osmanlı Halifesinin gün gelip ilan edeceği “Cihat” emrini boşa çıkartacak olan teşkilatlanmaya gider…
Rusların hapsolduğu yerden sıcak denizlere açılma isteği, Almanın, İngilizin, Fransızın, İtalyanın Osmanlının elinde bulunan sömürülecek, yüzyılın ve geleceğin kaynağı bol petrollü yerlerin ele geçirilme isteği, Fransızların Almanlara kaptırdığı toprakları geri alma isteği ile birleşince büyük savaş kaçınılmaz olur…
Büyük savaş başlamadan önce saflar oluşmaya başlar…

İttifak Devletleri: Almanya, Avusturya-Macaristan.
Anlaşma Devletleri: Fransa, Rusya, İngiltere…
Savaş başlamadan önce oluşan bu ana şekle, her grubun destek arayışı sürer belli bir zaman…
Bulgarın, Osmanlının, Yunanın, İtalyanın hangi grupta yer alacağını zaman gösterecek…
Osmanlı Arayışta…

Kaybedilmiş olan Batı Trakya, Makedonya, Mısır, Kıbrıs’ın topraklara yeniden katılmasının yanı sıra Almanya’daki askeri ataşeliği sırasın da Alman İmparatorunca ve kimi Alman bilim adamınca da desteklenen ve Rusların sömürgesi olan toprakların “Türkler Orta Asya’ya doğru genişlemeli, eski büyük devletlerini yeniden canlandırmalıydılar” düşüncesi, bir Türk vatanseveri olan, Enver Paşa’da oldukça kabul görür…(a.g.e.sa.387)
Osmanlının savaş öncesi taraf bulma hamleleri…

Osmanlının, Fransız ve İngilizlere sunduğu “kapitülasyonları kaldırın yanınızda yer alalım” teklifi kabul edilmez, “tarafsız kalın yeter” denir…
Bunun üzerine Almanlara müracaat edilir. İngiliz ve Fransızlara yapılan tekliften haberdar olan Almanlar, anlaşma teklife ne evet, ne de hayır derler…
Almanların oyalamasına gelmek istemeyen Enver Paşa, Rus büyükelçisine haber gönderir:

“Osmanlı henüz hiçbir tarafla ittifak yapmamıştır ve kendi menfaatlarine göre davranacaktır. Şayet Batı Trakya bize kalırsa bu anlaşma mümkündür.” (a.g.e.sa.388)

Rus büyükelçisinin Moskova’ya ilettiği teklife Rus Çarından gelen cevap:

“Hiçbir mucize Osmanlının parçalanmasını önleyemez. Bizde bu parçalanmadan payımızı almalıyız. Osmanlı hem savaşa girmeli hem de bizim karşımızda yer alan blokta yer almalıdır.”

Mustafa Kemal’in öngörüsü gerçekleşince, Almanların tutumu değişir…

Düşünceleri nedeniyle İstanbul’dan uzak tutulan Mustafa Kemal Sofya ateşesiyken, askeri manevraları izlemek üzere Bosna’da bulunan Avusturya Arşidükü Fransız Ferdinand ile eşi Hohenberg Düşesi’nin 28 Haziran 1914’te Sırp asıllı Gavrilo Prendzip tarafından öldürülmesinin ardından 28 Temmuz 1914’te Avusturya ve Sırbistan arasında çıkan savaşla başlayan, Osmanlı İmparatorluğu’nun tarafsızlığını ilan ettiği I.Dünya Savaşı’nın seyriyle ilgili olarak Mustafa Kemal, İstanbul’da taraftar oluşturmak amacıyla arkadaşlarına yazdığı mektubunda şöyle diyor:

“…Bu savaş uzun sürecektir, ona girmekte geç kalınmaz. Geç kalmaktan korkarak acele etmemeliyiz. Fransız ordusunun yığınağı daha güneydedir. Fransızlar durumu düzeltebilir. Almanları yenebilirler.” (a.g.e.sa.389)

Osmanlı ile ittifaka soğuk bakan Almanlar, Fransızlara karşı giriştikleri savaşta başarılı olamayınca Türk askerine olan ihtiyaçlarından dolayı Osmanlı ile ittifaka yeşil ışık yakarlar, hatta daha da ileri giderek Osmanlı yöneticilerine uyguladıkları baskı yoluyla 2 Ağustos 1914’te bir de gizli anlaşma yaparlar…
Anlaşma için Almanlarca öne sürülen ve hiçbir zaman gerçekleşmeyen kapütülasyonlar kaldırılacaktır, hazineye yardım edilecektir vadelerinin yanında “Düşman, Osmanlı toprağına girerse Türk toprakları kurtarılmadan Almanya savaşı bırakmayacaktı. Ege ve Akdeniz’deki adalar Yunanistan’dan alınacak Osmanlıya verilecekti. Osmanlının Rus sınırı, Orta Asya Türk topluluklarının yaşadığı yere kadar genişletilecekti. Savaşın sonunda en büyük harp tazminatını Osmanlı alacaktı. Ve Türk askerinin kullanacağı bütün araç, gereç, silah, mühimmat Almanlarca temin edilecekti.” (a.g.e.sa.395)

Daha Osmanlı-Alman anlaşmanın mürekkebi kurumadan Alman İmparatoru Wilhelm’in araya girmesiyle Osmanlı, Bulgarların toprak taleplerini karşılamıştı bile…
Osmanlının savaşa girişi…

Bir Osmanlı-Alman senaryosu, adları sonradan değiştirilip “Yavuz” ve “Midilli” olacak olan Goben ve Breslav adlı iki geminin koca okyanusta sığınacak yer bulamayıp, Çanakkale Boğazını geçip, üstelik Osmanlı hükümetinden habersiz, 27 Ekim 1914’de Karadeniz’e açılarak Rus limanları olan Sivastepol, Odesa ve Kefe’yi bombalayarak iki Rus gemisini batırması üzerine 5 Kasım 1914’de Anlaşma Devletleri Osmanlıya savaş ilan eder… Osmanlı ise 11 Kasım 1914’de karşı savaş, 23 Kasım 1914'de ise “Cihad-ı Ekber” ilan eder…

“Şeyhülislam Mustafa Hayri Efendi, bütün dünya Müslümanlarını bu kutsal savaşa çağıran bir fetva verdi. Sultan Reşat’da bir Hatt-ı Humayun yayımladı.Şeyhülislamın fetvası ve Sultan Reşat’ın Hatt-ı Humayunuyla ‘yeryüzündeki üç yüz milyon Müslüman, din düşmanlarına karşı ortak savaşa’ çağrılıyordu.” (a.g.e.sa.408)

Uyulması farz olarak kabul edilen ve Müslümanların, bulundukları yerlerdeki karşı güçlere ayaklanmalarını, karşı durmalarını gerektiren fetvaya ne derece uyulduğunu savaş sonrası tüm dünya görmüş oldu…
Osmanlının savaşa girmesinden sonraki devlet safları: İttifak Devletleri: Almanya, Avusturya-Macaristan (+) Osmanlı İmparatorluğu.
Anlaşma Devletleri: Fransa, Rusya, İngiltere (+) Karadağ, Sırbistan, Romanya, ABD, Japonya, Yunanistan, Belçika, Portekiz.
Sarıkamış faciası…

Fransızlarla ve Ruslarla savaşmakta olan Almanların, Ruslara bir cephe daha açarak, güçlerini kırmak adına Sarıkamış’ta açılan cephede, yazlık giysilerle, kumanyasız, düşmanla karşılaşıp bir el dahi ateş edemeden, imanlı, inançlı, yiğit, doksan bin Türk çocuğu Sarıkamış dağlarında, -30 derecede kırılıp gider… Bunun yanında Karadeniz’deki Rus hâkimiyeti de güçlenir…
Kanal faciası…

İngilizlerin sömürgelerinden toplayıp cepheye sürdüğü çoğu Müslüman askerlerin cepheye akışını kesmek için Almanların Osmanlıya düzenlettiği Kanal harekâtı, İngiliz ve Fransızların üstünlüğü ile sonuçlanır…
Ve Osmanlıya karşı atak,

Rus çarlığına yardım etmek, Osmanlıya bir cephe daha açarak gücünü kırmak, İstanbul’u işgal etmek amacıyla Çanakkale’yi geçme fikri ortaya atılır Denizler l.Lordu Churchill tarafından… Fikir çok çetin tartışmalardan sonra İngiliz hükümetince Fransızlarla ortak hareket edilmesi gerektiği kabul edilir…
Düşman Çanakkale’ye doğru...

Fransız ve İngiliz askerlerinin yanı sıra, Avustralya’dan Anzaklar, Kanada’dan yerliler, Hindistan’dan Gurkhalar, Senegal’den zenciler toplanıp eğitildikten sonra, şövalyeler ve gemi papazları eşliğinde, son sitem silahlarla donatılmış askeri gemilerle Çanakkale’ye doğru yola çıkarlarken, Mustafa Kemal’de Enver Paşa’ya yazdığı bir mektupla, Sofya’daki görevinden alınıp Çanakkale Cephesi’nde görev almak istediğini bildirir…
Enver Paşanın Mustafa Kemal’e cevabı ve sonrası:

“Size orada daima bir vazife mevcuttur; lakin Sofya’da kalmanız daha mühim telakki edildiği içindir ki sizi orada bırakıyoruz” şeklinde…(a.g.e.sa.418)

Ancak Enver Paşa’nın Sarıkamış ve Kanal harekatında yaşadıkları hezimeti gözden geçirmesi üzerine Gelibolu’da Liman Von Sanders Paşanın komutasında kurulmakta olan ve savaş görevi verilmeyen XIX.Tümen komutanlığına Mustafa Kemal’in ataması yapılır…
Sonuç;

İlerleyen zamanda Mehmetçiğin kum torbalarından giysi yapacağı savaşı İngiliz ve Fransızlar, 231 gemisiyle ve bu gemilerde bulunan 1115 uzun menzilli toplarıyla, sömürgelerinden topladıkları çoğu Müslüman askerleriyle 19 Şubat 1915’te başlatırlar…
Önce deniz yoluyla ilerleyerek İstanbul’a ulaşmayı planlayan İngiliz ve Fransızlar savaş gemilerinin, Nusret mayın gemisinin bir gece önce düşman gemileri arasından sızarak denize bırakmış olduğu 26 Rus mayınına çarparak, beş düşman gemisinin 18 Mart 1915 günü batması, düşmanın karaya çıkarak ilerlemesi gerektiği kararını almalarına sebep olur…
Çağın en gelişmiş silah, teçhizat ve araçlarıyla donatılmış denizden karaya, karadan karaya ölüm kusan top mermileri, uçak saldırıları altında yedi düvele karşı Çanakkale Boğazı, Gelibolu yarımadasında başlayan çetin mücadelede -Alman cephesini rahatlatmak için düşmanı yarım adanın içlerine çekme- Almanca düşünen Liman Paşa ile Türkçe düşünen Mustafa Kemal zaman zaman ters düşmüş, fakat hep Mustafa Kemal’in yaptıkları sonuç almış…
Düşmanın 330.000 asker kaybettiği savaşta, Türk tarafının vermiş olduğu 55.000 şehit, toplamda 218.000 kayıpla sonuçlanan Çanakkale Cephesi’ndeki savaşın zaferle sonuçlanmasında Mustafa Kemal’in etkisi tüm dünyaca kabul edilmiştir…
Sonuçları itibariyle İngiliz hükümetini deviren, Rus çarlığını yıkan etkilerin dışında eğer Liman Paşa Mustafa Kemal’in saldırı teklifini geri çevirmemiş olsaydı İngiliz ve Fransızların bir donanmasının kalmayacak olması ise acı bir gerçek… 03 Ocak 1916’da Çanakkale’den sessizce çekilen İngiliz ve Fransızlar herhalde Liman Paşa’ya müteşekkirdirler…
Çanakkale Cephesi’nde yapılan deniz ve kara savaşlarında canlarını siper eden, can vererek milletine can olan, toprak vermeyen, üstelik de arkalarında dünya var oldukça anlatılacak bir destan bırakan değerli askerlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz…


Orhan KAYA


Kaynak : Emekliassubaylar.org
MUHTESEM
MUHTESEM

Mesaj Sayısı : 5398
Kayıt tarihi : 21/12/10
Yaş : 72
Nerden : Osmaniye

http://www.derinport.in

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Çanakkale Üstüne Empty Geri: Çanakkale Üstüne

Mesaj tarafından Crackman Çarş. 30 Mart 2011, 14:16

ELLERİNE SAĞLIK.
Crackman
Crackman

Mesaj Sayısı : 3558
Kayıt tarihi : 26/11/10
Yaş : 104
Nerden : Ankara

https://limon.yetkin-forum.com/

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz